Kılıç Elektrik
Eriş Organizasyon (Sol 3)
Ata Fırın
Yaman Teknik (Sol 6)
Tonguçlar (Sağ 1)
Dinç Mühendislik Masaüstü
kocyigit (sağ blok 3)
Naturel Piknik (Sağ 4)
Dönmez İnşaat (Sağ 5)
Ünal CANKURT
Ünal CANKURT

Toptan susalım, birlikte yok olalım…

3 Şubat 2010 Saat: 10:34
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 4.051 kez okunmuştur

Kandıra’da bu kadar olumsuzluklara susan varken benim bunları haber yapmam sadece ilçede birilerinin hedefi olmaktan başka bir işe yaramıyor. Bir ağabeyim demişti ki çoğunluğun olduğu yerde azınlık ne kadar haklı olursa olsun azınlıkta olduğu için haksızdır. Bende bu sözü yerinde buldum. Bundan sonra susacağım ta ki suskun çoğunluklar da ses vermeye başlayana kadar. Çoğunluğu sağladığımızda konuşacağım. Şimdi diyeceksiniz Ünal Bey bu kadar susan varken birinin de konuşması gerekmez mi? Peki bütün bu yanlışlıklara rağmen sizler susuyorsanız ben neden konuşayım. Bir tek cengaver ben miyim? Çoğunluk şimdilik susuyor bende bu suskunlukta bir keramet vardır diye susayım mı yani? Ben bu ufak ilçede sıradan bir gazeteciyim, etim ne budum ne. Gördüğümü duyduğumu araştırarak yazıyorum ama bazıları bu ilçede siyaset ve idarecilik yapıyor. Bu kadar olumsuzlukları kaleme almama rağmen hangi siyasetçi ve idareci benim değindiğim konulara değinebildi, ne zaman gündeme alarak bu olayların üzerine gidebildi sizce? Benim bu kadar olumsuzluk yaşamama, peşimden zabıtalar gönderilmesine, her gün bir badireyle karşı karşıya bırakılmama rağmen, ilçede yaşanan olumsuzlukları tek tek gazetemiz aracılığıyla halkımıza duyurmaya çalışırken sizler ne yaptınız? Ben söyleyeyim hep sustunuz… Bu kadar çoğunluk susarken benim konuşmam ne kadar doğrudur ki… Sessiz çoğunluğun sesi olmak istedik ama sizden de hiç ses seda yok maşallah. Ben başbakan kadar güçlü değilim ki bu kalabalık sessiz yığınların sesini her gün her gün duyuracak gücü kendimde bulayım. Benim kaleme aldığım ve değindiğim tüm konu ve haberleri sadece Kandıralılar değil, aynı zamanda Kocaelililer de okuyor. Fakat gel gör ki, ne buradakiler ne de ildekiler bir tek olumlu adım atmış değiller. Bu kadar insan susuyorsa ben neden bu kadar bağırıyorum deyip susayım mı istiyorsunuz. Peki bu kadar suskunluğa paralel olarak bize gelen bu yığınla şikayetler ne peki. Her gün yüzlerce şikâyet geliyor. Bunları değerlendiriyor ve doğru bulduklarımızı haber yapıyoruz. Haberi yaptıktan sonra o haberi getiren ve araştırmama ön ayak olan insanlara ne oluyor peki. Buharlaşıp uçmuyorlar ya. O zaman bu suskunluğun bir sebebi olmalı. Ya bizi cepheye sürüp kırdırıyorlar ya da çok korkaklar. Yoksa fitili ateşledikten sonra bir kenara çekilip hiçbir şey olmamış gibi davranmanın başka nasıl izahı olabilir. O zaman sadece önleri tıkandığı için bizi kullanıyorlar. Sonrasında da o kişilerle oturup birlikte bizi çekiştiriyorlar. Bakın çevrenize her köşesinde o kadar şikâyet var ki Kandıra’da, ama sadece ağızlarda. Sorsanız biz konuşmadık derler. O zaman dedikodular gerçekleşene kadar haber niteliği taşımıyor. Ne zaman canı yanar veya yolunu ayırır tüm olumsuzlukları göze alır, işte biz o zaman sizin söylediklerinizi haber yaparız. İlçemizde çok büyük sıkıntılar var ama hiç kimse konuşamıyor. Konuşan olursa da ağzından burnundan getiriyorlar. Anlayacağınız biz de tükenmek üzereyiz. Eğer sizler böyle susup doğruları konuşmazsanız bizim tek başımıza bir şeyleri değiştirmeye gücümüz yetmiyor. Hatta bizde susmaya yüz tutmak üzereyiz bilesiniz. Çünkü bizde insanız, geçindirmemiz gereken ailemiz, korumamız gereken itibarımız var. Böyle cengâverlik sonsuza kadar sürmez. Evet, siz beraber yürüdükçe yazarız bundan sonra yoksa bizde susarız.

YORUMLAR

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yukarı ↑