Kılıç Elektrik
Eriş Organizasyon (Sol 3)
Ata Fırın
Yaman Teknik (Sol 6)
Tonguçlar (Sağ 1)
Dinç Mühendislik Masaüstü
kocyigit (sağ blok 3)
Naturel Piknik (Sağ 4)
Dönmez İnşaat (Sağ 5)
Ünal CANKURT
Ünal CANKURT

Güneş Balçıkla Sıvanmaz ki

24 Mart 2010 Saat: 17:58
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu yazı 3.931 kez okunmuştur

Son günlerde yaptığım haberlerle ilgili birkaç yerden eleştiriler aldım. Telefonla veya yüz yüze konuştuğum bu insanların büyük bir çoğunluğu ikna oluyor. Yine az da olsa belli bir kesim ikna olmakta zorlanıyor. Sebebini bana sormayın çünkü bende bilmiyorum. Sevgili okuyucularım bizler gördüklerimizi ve gerçekleri yazmasak veya söylemesek nice olur halimiz. Yani insanlarla ters düşmeyelim diye, herkes bizi sevsin diye gerçeklerden de kaçamayız ki. Her çarşamba bu köşemdeki yazımı okuyanların büyük bir çoğunluğu helal olsun derken kimileri de yazıklar olsun diyor. Neden acaba? Sanırım sadece inandığımız ve kalbimizden geleni yazdığımız ve konuştuğumuz içindir. Fakat bu eleştirenlerin de samimiyetine inanmama rağmen sadece küslük olmasın diye ayan beyan ortada olan gerçekleri görmemezlikten gelmemizi beklemelerine de anlam veremiyorum doğrusu. Peki ben herkesin seveceği yazılar yazamaz mıyım? Elbette ki yazarım. Herkeste helal olsun der. Ancak o zaman gerçeklere gözümüzü kapatmış olmaz mıyız? Ya da etliye sütlüye dokunmayan, herkesi memnun eden yazılar yazdığımızda başarılı mı oluyoruz. Ya da yazıklar olsun dediklerinde çok mu başarısız oluyoruz? Tabi ki bunlara sizler karar vereceksiniz. Benim yazdıklarımın başarı veya başarısızlığına siz karar vereceksiniz. Sizlerin verdiği not ne ise ona boynumuz kıldan ince. Halkın notu bu… Benim başarım veya başarısızlığım birkaç kişinin kanaatiyle ölçülemez. Bizi sevmeyen bir kitle her zaman olacaktır. Tabi ki başarı onlara endeksli değil. Başarının kamuoyunun kanaati olması bizi mutlu eder. Onlar bizim aynamız. Vatandaş kendi penceresinden baktığında bu şekilde görüyorsa, buna saygı göstermek gerekir. Kandıra ve köylerini oldukça iyi bilirim. İnsanların bize teveccühünü de bilirim. Bizi takdir ettikleri gibi eleştirilerde aldığımız oluyor. Biz eleştiriye açığız, ama hakarete müsaade etmeyiz. Şimdi bunları bir bir niye sıralıyoruz? Bazı okurlarımız haberlerimizi eleştiriyor, aynı kişiler aylar sonra tebrik ediyor. Bu zaman zarfında ne değişti ki? Düşünüyorum, bende hiçbir değişiklik yok. Ama ne oldu da tepki takdir oldu veya takdir tepkiye dönüştü? Siz değerli okuyucularımızın yorumuna bırakıyorum. Bazıları neden hep bizi eleştiriyorsunuz diyor. Biz görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Gazete toplumun aynasıdır eğer siz halktan teşekkür veya tepki almışsanız, biz bu notları sizlere yansıtıyoruz. Teşekkür tarafından bakıldı mı, biz takdir ediliyoruz. Ama tepki yönünden bakıldığında da eleştiri alıyoruz. Gönül; her kesim tarafından sevilmeyi, takdir edilmeyi arzu eder. Ama bu mümkün değil. İlçemizde olumsuzlukları kaleme almasak, belki her kesimle iyi olacağız. O zaman bizim onlardan ne farkımız kalır sizce? Yanlışı eleştiremiyor, güzelliği takdir edemiyorsak, çevremizde değil kendimizde kusur arayalım. Yanlışa göz yummak iyilikse; biz varsın kötü olalım. Bize gelen tüm e-mail, telefon ve faksları değerlendiriyoruz. Bunların üzerinde bir araştırma yaptıktan sonra kaleme alarak, siz değerli okuyucularımızla paylaşıyoruz. Tabii ki bunlar bazılarını çok üzerken, bazılarını da çok sevindiriyor. Biz de bu arada hem iyi hem kötü gazeteci unvanını alıyoruz. Gayemiz, kişileri yıpratmak değil, sadece uyarmak. Gördüğümüzü, bildiğimizi halkımızla paylaşarak, ilgililere duyurmak. Bugüne kadar çok sayıda konuyu kaleme aldık. Çözüm noktasında bizim elimizde herhangi bir yetkimiz yok. Gerek ilgililer, siyasetçiler, idareciler, gerekse sizler çözüm noktasında kendisini yetkili görenler sorunları çözecek. Biz olumsuzlukları siz değerli okurlarımıza şikâyet ederek, görevimizi yürütüyoruz. Bu kadar olumsuzlukları biz kaleme alırken, nedense siyasetçiler, idareciler ve halkımız hala duymuyor veya duymak istemiyor. Tabii hâl böyle olunca en kötü yine kaleme alan ‘biz’ oluyoruz. Konuyu özetlemek gerekirse, ya gazetecilik mesleğini bırakacağım ya da işimizi en güzel bir şekilde yaparak halkımızın şikâyetlerini yetkililere duyuracağım.

YORUMLAR

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yukarı ↑