Bu başlık öylesine yazılan bir söz değil. Bunu her fırsatta yineleyen, çevresine gözdağı ve korku saçan bir idarecinin sözü bu. İlçemizde idareci sıfatına kavuşan bu kişinin ardından Kandıra’da tüm kurumlar bir bir bölünmeye başladı. İster inanın ister inanmayın! Kandıra ve köyleri Cengiz Kan’ın gelmesiyle birlikte adeta ikiye bölündü. Kandıra’da Muhtarlar Derneği sizce kaç tane? Ben bir biliyordum! Fakat AKP’li, CHP’li, DP’li, MHP’liyim diyen muhtarlar bile Kandıra Belediye Başkanı’nın yanında yer almak zorunda kalıyor. Ama Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ni de karşısına alıp ve AKP’li değiliz deyip muhalif olduklarını belirtiyorlar. Ya Kandıra Belediye Başkanı Cengiz Kan’a bu muhtarlar oyun oynuyor ya da Cengiz Kan’ın bu tür hareketler hoşuna gidiyor. Sadece muhtarlar mı, Kandıra’da imamlar da aynı böyle. İsterseniz bir bakın bir sorun. Başkanın grubu ve karşı olan diğerleri de burada karşı karşıya getirilmiş. İmamlar bile bu işe karıştırılmışsa vay Kandıra’mızın haline. Önceki günler Ziraat Odası seçimi vardı. Burada da Cengiz Kan’ın grubuyla diğerleri çarpıştı. Hatta bir gazetenin köşe yazarı bu konuyu köşesine taşıyarak Cengiz Kan’ın 1-0 galip olduğunu belirtmişti. Ziraat Odası Başkanı Kemalettin Er oraya dün seçilmedi. Her seçimde başarısı ve kişiliği onu, bu mevkiye taşıdı. Tabi ki son seçimde Başkan Kan’ın da bir nebze de olsa Er’e desteği oldu. O, Er’in kazanmasının değil Ziraat Odası’nı da ikiye böldüğünün sembolü oldu. Şimdi Ziraat Odası Başkanı Kemalettin Er, Başkan Kan’ın emrinin altında olursa vay Cengiz Kan’ın karşısındaki muhtarların ve köylerinin haline. Bir de, Kandıra’da Avcılar Kulübü vardı bilir misiniz? Başkanlığını da CHP Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Açıkgöz yürütüyordu. Artık burası da ikiye bölündü. Başkan’ın yanında yer alan avcılar, yeni kurulan 2. kulüpte yer aldı. Karşı grup ise İsmail Açıkgöz’ün yanında yer alıyor. Helal be başkan, burayı da ikiye bölmüşsün ya! Daha bitmedi! Gazetecileri de aklınca ikiye böldü. Kandıra’dakiler Kocaeli’ndekiler. Etme be başkan. Kandıra’da dört tane gazeteci var. Birisi Bizim Kocaeli, Kırmızı Kocaeli, Çağdaş Kocaeli, Demokrat Kocaeli’nin Kandıra Temsilcileri bunlar. Yani Kandıra’daki gazeteciler Kocaeli gazetelerinin zaten Kandıra Temsilcileri. Tabi ki Kocaeli’ndeki meslektaşlarımız ilçede olan biteni bilmediğinden istediğin her şeyi onlara yazdırabiliyorsun. Hatta icraat falan yapmana gerek yok sadece yemeğe götür ve karşı olduğun kişilere karşı kuru sıkı at yeter. Onlar zaten dünden hazırlar yazmaya. Fakat Kandıra’da dört gazetenin temsilcileri bu kadar olumsuzlukları görürken, gördüklerini mi yazar yoksa sizin söylediklerinizi mi? Biz bu ilçede yaşıyoruz sayın başkan. Bizim ildeki meslektaşlarımızla kimse aramızı bozamaz. Sen dahi! Köylere Hizmet Götürme Birliği’ne de başkanın el attığını duydum. Aslında çokta şaşırmadım. Her yeri ikiye bölen başkan burada yer almasaydı zaten olmazdı. Her iki grubun adayı düne kadar candan dostlardı. Ta ki Köylere Hizmet Götürme Birliği’ne aday olana kadar. Başkan Kan’ın yanında yer alan grup maalesef kaybetti. Diğer grup ise kazandı. Şimdi soruyorum sayın başkan, burayı da ikiye bölmekle eline ne geçti? Bu birliğin verimli çalışması için tüm muhtarların birlik ve beraberlik içinde olması gerekirken sen buraya da bir çomak soktun ve ikiye böldün! Benim bildiğim idareciler bu tür gruplaşmaları, küskünlükleri ve kavgaları giderir ta ki ilçemize daha çok hizmet edeyim diye. Fakat sizin zihniyetiniz ilçemize hizmet etmek değil kendinize yandaş edinmek. İlçem için çok üzülüyorum çooook! Kendine bu kadar güveniyordun da Köylere Hizmet Götürme Birliği’nden hemen sonra yapılan Turizm Birliği seçimlerine neden giremedin. Yoksa boyunun ölçüsünü alacağını mı düşündün. Tamda tahmin ettiğin gibi gerçekten öyle olacaktı. Çünkü senin hakkında rapor hazırlayan Erkan İşler orada aday oldu ve 27 oyun 25’ini aldı. Biri zaten senin oyundu. Diğeri de aday olan diğeri de zaten belli senin emrinden çıkamayan birinin oyu. Peki sen katılsaydın kaç oy alacaktın biliyor musun? Hani biricik İSU’n vardı. Orda her türlü borunu öttürüyordun. İSU’ya personel alımında ön plana çıkarak ‘sizi işe ben koydum’ diyerek havanı da atıyordun. Şimdi ne oldu sayın başkan? Burayı da mı ikiye bölmeye çalışıyorsun? İSU personeline bir yemek vermişsin fakat bunların bir kısmı davetine icabet etmemiş. Yoksa burada yeterince grup oluşturamadın mı? İlham Bayram bunları duymasın. Senin işe soktuğun adamlar işinden olur ondan korkuyorum! Herkes ekmeğinin peşinde, sen nenin peşimdesin! Anlamadım, anlayamıyorum! Önceki akşam Kerpe’de Kaymakam ve bazı idarecilere yemek vermişsin. İnan o kadar çok hoşuma gitti ki. Hatta o haberi halkıma şu başlıkla duyurdum; ‘Kandıra da özlenen tablo’. Çünkü tüm kurumlarla kavgalı olduğunu biliyorum. Bir ikisi hariç. Bu tür organizasyonlarla kaynaşmanız ve bir araya gelmeniz beni ve benim gibi düşünen çok sayıda Kandıralıyı inanın sevindirmiştir. Ama bu köprünün altından çok sular geçti çoook. Keşke önce yaptıkların o olumsuzluklar olmasaydı da bu insanlar gerçekten senin bu yemeğinle bütün buzları eritebilseydiler. İnan hepimiz bunu arzu ediyoruz. Ancak ben sanmıyorum ki bu insanlar bütün yaptıklarını sineye çekip, her şeyi unutabilsinler. Sayın başkan, bu ilçeye hizmet eden herkesi küstürdükten sonra ortamı düzeltmek pek kolay olmayacak. Hele tamda hakkında yürütülen bütün bu usulsüzlük soruşturmalarından sonra bu insanlar senin yanında olmaktan çekinirler bile. Yoksa bu soruşturmalardan sonra yanına birilerini çekip bu krizin olumsuzluklarını hafifletmeye mi çalışıyorsun anlayamadım. İnşallah iyi niyetli bir girişimdir de bundan ilçemiz fayda görür. Şunu bilesin ki tüm kurum idarecileri gelip geçicidir. Kalıcı olan tek şey ilçemize yapılan yatırım ve hizmetleridir. Kişiler üzerinde üstünlük sağlamak için ilçemizi ne kadar geriye taşıdığını biliyor musun? Kandıra’da partim partim dediğin AKP’yi ne kadar çok yıprattığını hiç düşünüyor musun? Bu halk seni buraya Kandıra’yı parçalayasın, halka tepeden bakasın, kendi egolarını tatmin edesin diye getirmedi! Sen, AKP’nin adayı olduğun için, AKP’ye oy verilerek seçildin. Cengiz Kan olarak değil! Sen iyisi mi, Kandıra’yı ikiye bölmeye değil bütünleştirmek için halkın özlediği, o Kerpe’deki tabloyu genişlet. O zaman kişisel değil AKP’li olduğun belli olur. Çünkü AKP’ye bu tür davranışlar yakışır da ondan! Tabi AKP’li isen.. Ve tabi ki insanların karşısına çıkacak yüzün kaldıysa.