Kandıra ilçe statüsüne tam 150 yıl önce kavuşmuş..

Bunu söylerken o kadar da övünemiyoruz.

Çünkü Kandıralı hemşerilerimiz birlik ve beraberliğini gösteremediğinden her konuda her alanda tüm il ve ilçelerin en gerisinden yürüyoruz.

1994-1995 yıllarında Milliyet Gazetesi’nde görev aldığım dönemlerde ilimizde ilçemizi anlattığımda Kandıra’yı tanımayan hatta “Kandıra nerede kalıyor, nerenin ilçesi?” diye sorulması beni oldukça rahatsız etmişti.

Kocaeli’nde Kandıra’nın tanınmaması beni çok üzmüş ve o gün şöyle bir karar vermiştim;

“Allah’ın izniyle ben Kandıra’nın sesini Kocaeli’ne değil, Türkiye’ye duyuracağım” demiştim.

Ve 1995 yılının Şubat ayının içerisinde Kandıra’nın Sesi Gazetesi’ni yayın hayatını başlatarak ilimiz ve ilçelerinde okuyucularıyla buluşturduk.

Bu duruma en çok Kandıralı hemşerilerimizin sevineceğini düşünürken, bizi küçük görüp “ne yapıyor bu çocuk? susturun bunu!” diyenler bile oldu.

Bizler, Kandıralı hemşerilerimizden destek beklerken, köstek daha o yıllarda başlamıştı.

Kandıra’nın Sesi artık o dönemlerde Kocaeli Gazetesi’nin bir sayfasında şimdiki gibi yer alarak Kocaeli’nde hep Kandıra’nın sesi olmaya devam ettik.

Kocaeli’mizin köklü gazetelerinden Çağdaş Kocaeli Gazetesi ile Kandıra’nın sesini duyurmaya ve Kandıralıların sesi olmaya her geçen gün büyüyerek devam ediyoruz.

23 yıldan beri Kandıra’nın sesi hiç usanmadan sıkılmadan tehditlere, baskılara boyun eğmeden, tüm engelleri aşarak yoluna devam ediyor.

Biz isterdik ki Kandıralı hemşerilerimiz hep yanımızda dursun, birbirimize güç vererek Kocaeli’nin tüm ilçelerinde Kandıralıların bir yeri olsun.

Daha Kandıra’da birlik ve beraberliği kuramayan bizler 150 yıllık ilçemizden neyle övünelim?

150 yıldan beri yerimizdeyiz ve yerimizde saymaya devam ediyoruz.

Kandıralı hemşerilerimizin bir yere gelmesi idareci ve yönetici olması için bir grup destek verirken, büyük bir grup köstek olmaya hep devam etmiştir.

İlçemizden çıkıp Türkiye’nin çeşitli il ve ilçelerinde gelişen ve büyüyen söz sahibi olan hemşerilerimizden  maalesef bazıları Kandıra’mıza sahip çıkmadığı gibi ilçemize daha zararları bile oluyor.

Bilindiği gibi Kocaeli’nde hala ilçemizi temsil etmek için onlarca sivil toplum örgütü faaliyet gösteriyor.

Bunların 3-5 tanesi aktif olarak hizmetlerini yürütürken, Kandıra için çok ciddi bir şey de yapmasalar da Kocaeli’nde 150 yıl aradan sonra Kandıra’nın tanınmasına vesile olmuşlardır.

Kandıra’nın Kocaeli’nin en şirin ilçesi olması, sesini geç de olsa duyurması Türkiye’nin Kandıra’yı konuşması, gurbetteki Kandıralı hemşerilerimizi onurlandırıyor.

Seçimden seçime Kandıra’yı hatırlayan, sözde Kandıralı hemşerilerimiz gerek milletvekilliği gerek belediye başkanlığı ve meclis üyeliği veya mahalle muhtarlığına aday olmak için hemen Kandıralı oluveriyorlar.

Yıllardır farklı il ve ilçelerde yaşayan, Kandıralı olup ama Kandıra’yı iyi tanımayan bu kişiler şimdi 2019 seçimlerinde adaylık için nabız yokluyor.

Kandıra’da yıllardır tozuyla toprağıyla tüm zorluklara rağmen ilçemiz için mücadele eden Kandıralılar ise kenara itileveriliyor.

Kandıra’nın adını unutanlar adayım diye çevresindeki yandaşlarını devreye sokuyor.

Kandıra’yı temsil edecekseniz, Kandıra’nın sorunlarını benimseyecekseniz, bizim yürüdüğümüz yollardan yürümeli, içtiğimiz sulardan içmelisiniz!

Çocuklarınızın eğitimini ilçemizde vermelisiniz!

Buna benzer birçok örnekler sayabiliriz…

Bizim içimizde yaşayan, sorunlarımızı bilen, gerçek Kandıralı hemşerilerimizin tabi ki güzel yerlerde güzel makamlarda olmasını ister ve destekleriz.

Kandıra’ya efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya gelenlere kapımız sonuna kadar açık.

Ama hep Kandıralı olsunlar, zora geldiğinde Kandıra’yı terk eden değil, Kandıra’ya sahip çıkan olsunlar!

Sonra farklı il ve ilçelere taşınarak Kandıra’yı buralardan yönetip ilçemizi küçümsemesinler!

Aslını inkar edenlere  atalarımız ne der bilir misiniz? …