Kılıç Elektrik
Eriş Organizasyon (Sol 3)
Ata Fırın
Yaman Teknik (Sol 6)
Tonguçlar (Sağ 1)
Dinç Mühendislik Masaüstü
Naturel Piknik (Sağ 3)
Dönmez İnşaat (Sağ 4)
Mavi Köşe (Haber İçi Resim Üstü)

Röportaj

Sonuna kadar Akşener’i destekleyeceğiz

Geçtiğimiz günlerde tüzük kurultayı için imza veren MHP Kandıra İlçe Başkanı Türkan Özcan, Genel Başkanlık için aday olan Meral Akşener’i destekleyeceklerini söyledi.

30 Aralık 2015 Saat: 15:32
YORUM YAPTavsiye EtYazdır

Bu haber 3.137 kez okunmuştur

Sonuna kadar Akşener’i destekleyeceğiz
Sonuna kadar Akşener’i destekleyeceğiz

7 Haziran genel seçimlerinde oylarını yükselten, 1 Kasım genel seçimlerinde ise vekil sayısı yarı yarıya düşen Milliyetçi Hareket Partisi’nde değişimden yana tavır koyan Kandıra İlçe Başkanı Türkan Özcan ile samimi bir sohbet gerçekleştirdik. İlimizde olağanüstü kurultay için ilçe başkanları arasında ilk imzayı veren ve dik duruşuyla takdir toplayan Özcan, kararını Kandıra’daki partililerin destekleriyle verdiğini söyledi. Koltuk sevdalısı olmadığını aldığı kararla ispatlayan Özcan, partilerinin yenilenmeye ihtiyacı olduğunu, bu nedenle tüm kadroların değişmesi gerektiğine inandığını söyledi. Bahçeli’yi eleştirmekten kaçınan, genel başkan adayları arasında ise ilimizi temsil eden Meral Akşener’i destekleyeceklerini açıklayan Özcan’ın samimi açıklamaları şu şekilde;

*7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri arasındaki oy düşüşünü neye bağlıyorsunuz?

Kendimizi yeterince ifade edemediğimizi düşünüyorum. Gelişen konjonktürde 1 Kasım seçimlerine nasıl gidildi, 7 Haziran seçimlerine nasıl gidildi bakmak lazım. 7 Haziran seçimlerine giderken vatandaşın iktidar partisinden yana sıkıntıları vardı. Özellikle bizim koalisyon görüşmelerinde ortaya koyduğumuz 4 değiştirilemez maddenin değiştirilmeye çalışılmasına vatandaşın verdiği bir cevaptı 7 Haziran seçimleri. Ancak seçimlerinden sonra Türkiye'nin sosyal yapısını karmaşık bir hale getirmeleri vatandaşın bu sebepleri ikinci plana atmasına neden oldu. Vatandaş terör olaylarından ve belirsizlikten korktu. Bunun neticesinde vatandaş terör olmasın da hırsızlık tartışılır, başkanlık sistemi tartışılabilir diye karar verdi.

*Devlet Bahçeli'nin 7 Haziran’dan sonra sergilediği tutum oy oranınızdaki düşüşte ne kadar etkili oldu?

Genel başkanımız kendisini anlatamadığı gibi vatandaş da Sayın Bahçeli’yi anlamak istemedi. Çünkü ülkenin siyasi yapısı ve ekonomisini ikinci dereceye koyarsak Suruç'taki ve Ankara'daki patlama, Iğdır'daki güvenlik güçlerimize yapılan tehditler, herkesin dikkatini o yöne çekti. Aslında bizim yıllardır söylemek istediğimiz de buydu. Bütün bunların olacağını yıllardır söyledik. Ama vatandaşımız anlamak istemedi. Bunun ceremesini bugün hep birlikte çekiyoruz.

*Tuğrul Türkeş'in partinizden ayrılması sizi olumsuz etkiledi mi?

Bence bariz bir olumsuz etkisi yok. Hatırlarsanız 1997 kongresinde Tuğrul Türkeş aday olmuştu ikinci turda kaybetmişti. Genel başkanımız Devlet Bahçeli yeniden başkan olmuştu. Ondan sonra Aydınlık Türkiye Partisi’ni kurdu. Daha sonra 2002 yılında Doğru Yol Partisi'nden milletvekili adayı olarak çıktı. 2007 yılında ise partimize geri döndü. Kendisi partimizden bir şey götürmedi aksine yaptığı zikzaklarla kendi adına duruşunu bitirmişti. Genel başkanımız, kurucu liderimizin emaneti diye kendisini partimizde yer vermişti ama kendisi bunu değerlendiremedi. Yarın o partiden de başka partiye geçebilir.

*Meral Akşener'in aday yapılmaması ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Bu konuda yanlış yapıldığını düşünüyorum. Meral Hanım Türkiye siyasetinde önemli bir isim. Kişiliğinden,  yaşam tarzından, meclisteki adaletinden, siyasi duruşundan dolayı toplumun takdirini kazanan bir ablamız. Aday yapılmaması hoş olmadı. Oy düşüşünde etkili oldu mu o tartışılır.

*MHP’de daha önemli siyasetçiler varken bir futbolcunun birinci sırada aday gösterilmesine ilimizdeki çoğu vatandaşın tepki gösterdiğini duyuyor, gözlemliyoruz. Bu konudaki fikriniz nedir?

Toplumun kabulleri kişinin kendisi ile alakalıdır. Lütfü Türkkan 2007 yılında aday, 2011’de milletvekili olmuştu. Kocaeli'de her kesimin, sağcısı, solcusu, sınıf ayrımı yapmadan, parti ayrımı yapmadan  herkesin takdirini kazanan vekili olmuştu. Ondan baz alırsak Saffet Bey, kendisini topluma kazandırmak ve kendisini tanıtmakta biraz eksik kaldı ki böyle bir algı oluştu.

*1 Kasım seçimlerinden sonra partinizde kongreye gidilmesi yönünde bir hava oluştu. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Ben bu konuda açık ve samimi konuşuyorum. Değişimin olması yönünde kararlı olduğumu ilçe başkanları arasında ilk olarak ben belli ettim. Genel merkezimizin ve partimizin bir sistem ve anlam değişikliğine, aynı zamanda yenilenmesine, bütünlenmesine ve yeni bir yapı oluşturulması gerektiğine inanıyorum. Çünkü zamana ve konjonktüre göre kendini yenilemezsen başarılı olma şansın yok. Kendimizi yenilemek ve yetiştirmek zorundayız. Tabii ki özümüze bağlı kalarak. Milliyetçilik çizgisi içerisinde Türkistan medeniyetleri doğrultusunda hedeflerimiz aynı olmalı. Bunları insanlara nakış nakış dokumamız lazım. Olaylara müdahil bir siyasi anlayışı ortaya koymamız lazım.

BAHÇELİ’Yİ ELEŞTİRMEM

Milliyetçi Hareket Partisi bir düşünce kuruluşu değildir. Milliyetçi Hareket Partisi üzerinde mana ve anlam yüklü bir hareketin ta kendisidir. Bu yüzden ben tabii ki değişimden yanayım. O veya bu kişiler üzerinde durmuyorum. Genel başkanımızı kesinlikle olumlu veya olumsuz yönde eleştirmek niyetinde değilim.  Sadece yenilenmek adına bu düşünceler içerisindeyim.

*Olağanüstü genel kurultay için kaç imza gerekli? Yeterince imzanın verileceğine inanıyor musunuz?

Öncelikle tüzük kurultayı yapmamız gerekiyor. Bizim tüzüğümüzde kurultayı toplayabiliyorsun, partiyi kapatabiliyorsun ancak genel başkanı değiştiremiyorsun. Parti tüzüğüne göre biz kurultayı yapıp daha sonra genel başkanlığı için tekrardan toplanılması yönünde görüş beyan ediyoruz. 249 imza ile olağanüstü genel kurultayı toplayabiliyoruz. Bizim amacımız 249 imzayla kurultayı toplamak değil. Öyle olursa kısır kalır. Değişimi çoğu iller, ilçeler, daha doğrusu taban istiyor.

MERAK AKŞENER’İ DESTEKLEYECEĞİZ

*Genel başkan adayları arasında yakın olduğunuz bir isim var mı?

Benim aktif siyasete atıldığım 1999 yılında ilk olarak tanıdığım Koray Aydın'dı. Sinan Oğan’la da abi kardeş ilişkimiz var. Meral Hanım hemşerimiz ve her zaman yanında olduğumuz ablamız. Adayların hepsi birbirinden değerli ama ben duruma şöyle bakıyorum; Biz Kocaeli'nin Kandıra ilçesinde siyaset yaptığımız için ilimizin değeri ve hemşerimiz olan Meral Hanımın yanında olmamızın daha doğru olacağını düşünüyorum. 

*Bu kararınızı yönetiminiz ve partililer de destekliyorlar mı?

Tabii ki. Yüzde 99’u destekliyor. İl başkanımız da buna şahit olmuştur. Ben burada durup dururken çıkıp değişimden yana karar vermedim.  Parti tabanımızla, Kandıra'daki teşkilatımızın önemli isimleriyle, partililerimizle ve vatandaşla istişare yaparak bu kararı aldım. Sonuçta onlar adına siyaset yapıyorum. Ve böyle bir kararla yola çıktık. Görevden alırlar korkmuyor musun diye yorumlar alıyorum. Ben tabanımızın inisiyatifi doğrultusunda bu kararı aldım. Koltuk sevdalısı da değilim. Geri vites yapmıyorum. Genel merkez beni görevden alır veya olmaz bu onların takdiridir. Beni görevden alsalar bile bu benim için sorun değil ben çıkar yine partim için çalışırım. Giderim bayrak asarım broşür dağıtırım. Yeter ki partimiz güçlü olsun.

*Açık yüreklilikle Meral Akşener'i destekleyeceğinizi söylediğiniz için il başkanından veya milletvekillerinden tepki aldınız mı?

Kararımdan sonra bir sürü telefon aldım. Birebir görüşmelerde de herkes takdir etti. Dik duruşumuzdan dolayı ve ilk adımı atan olduğumuzdan dolayı tebrik ettiler. Koltuk sevdalısı olmadığımı da görüyorlar. Bu nedenle tebrik ediyorlar. İl yönetimimiz, Ankara genel merkezdeki yetkililer ve milletvekillerimiz sadece zamanın biraz erken olduğunu söylüyorlar. Biraz daha zamana bırakmalı yönünde düşünce içerisindeler.  Ama bu zaman ne zaman bunu hiç kimse bilmiyor. Sonuçta zaman geniş bir kavram 1 yılda diyebilirsin 10 yılda diyebilirsin. 

GENEL MERKEZİN POLİTİKALARI HALKLA UYUŞMADI

*Yerel seçimlerde Kandıra'da ikinci parti oldunuz ancak genel seçimlerde hep bir düşüş yaşadınız. Bu yönde partililerinizden ve seçmenden ne tür tepkiler aldınız?

Birinci olarak genel merkez politikalarının halkla uyuşmazlığı ikinci olarak da sözümüzün başında konuştuğumuz gibi vekil adaylarının hiyerarşik yapısındaki sıralamaların yanlış uygulamasından bu düşüşü yaşadık. Bu konuda söz sahibi olsaydım delegasyona sorardım. Bir Pazar günümüzü alırdı. Bütün ilçeler aynı gün yapardı. Listeler hazırlanır en çok oyu alan birinci sıra aday çıkartılırdı. Hem sağ hareketini sağlarlar hem de üyeler ben bunu istiyordum ama yapmadınız diye tepki gösterme hakkına sahip olmazdı. Parti içerisinde tam demokrasi uygular isen bu sorunlar yaşanmazdı. Bugün Lütfü beyin neden ikinci olduğunu tabana anlatamıyoruz.  Halkın hala tepkisi var. 

*Genel merkezin olağan üstü kongre için çıkardığı zorluklar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Aslında yapılması lazım. Genel merkezinin bunu bu kadar büyütmesi ve dayatması hoş değil. Genel başkanımız gerçekten çok dürüst önemli bir devlet adamı.  Bugün hiç kimse genel başkanımızı ne duruşuyla ne tavırlarıyla ne de siyasi yönüyle yargılayamaz. Ama eskime diye bir şey var. Genel merkezimizin de aynı şekilde yenilenmesi gerek. Bunu toplum talep ediyorsa genel merkezinin bunu görmesi ve sorgulaması lazım. Açıkça kongreye gidilmesi lazım. Bu kadar zorluk çıkarmalarına gerek yok. 

KOLTUK DERDİ OLMAYAN KONGREDEN KORKMAZ

*Devlet Bahçeli ile birlikte yeni bir seçime gidilirse sonuç ne olur veya yeni bir genel başkanı ile seçimlere gitseniz sonuç ne olur?

Çok güzel ya da çok kötü de olabilir. Buna şimdiden yorum yapmak çok zor. Biz yaklaşık 14 yıldan bu yana genel başkanımızın arkasında zırh gibi durduk. Yüzde 9 aldığında da biz yanındaydık yüzde 16 aldığında da yanındaydık. Ama 14-15 seneye varan bir duruş çizgisi var. Bugüne kadar bir şey başaramadıysak demek ki bir yerlerde bir eksiklik var. Hadi birinci seçimde olmadı, ikinci seçimde eksik kaldı üçüncü seçimde üzerine çıkmak lazım. O da olmadı demek ki yenilik lazım. Tüzüğümüz çağımıza uygun değil değişmesi lazım. Milliyetçi Hareket Partisi'nin tüm kadroları ben de dahil değişmesi lazım. Bunu eleştiri anlamında söylemiyorum yanlış anlaşılmasın. Bugün siyaset yapan hiç kimse bence kongreden korkmamalı. Zaten koltuk derdi yoksa kimse kongreden korkmaz.

*Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Kandıra Belediyesi'nin hizmetlerini nasıl buluyorsunuz?

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun üçüncü dönemi. İlk zamanlar daha aktif olduğunu düşünüyorum. Ama son zamanlarda bir rahatlığı var Büyükşehir Belediyesi'nin. Sadece göstermeye yönelik çalıştığını düşünüyorum. Bugün 20 sene öncesi ile kıyaslama yapıyorlar, bana saçma geliyor 20 yıl önce ben de böyle değildim. O yüzden gelişen dünyada 20 sene öncesini bugünle kıyaslayamazsın. O zamanlar bir kilometrelik yol 1 ayda yapılıyorsa şimdi iki saatte yapılıyor. Yaptıkları hizmetler beni tam olarak doyurmuyor. Mesela Kocaeli'yi cazip hale getirecek punto olacak yatırımları hala göremiyorum. Sadece Sekapark var. Tabii bunun cazibesi nedir, ekonomik getirisi nedir, sosyal getirisi nedir veya kentin vizyonundaki yeri nedir sorgulamak lazım. Güzel yaptığı hizmetler de var. Örneğin köylerimiz. Tabii hizmetlerin sadece AK Parti’ye destek veren köylere değil tüm köylere ulaşmasını temenni ediyorum.  Bugün Kerpe’ye ve Cebeci'ye baktığımızda çok güzel hizmetler var ama bir Seyrek ve Bağırganlı’ya baktığımızda utanıyorum. İnşallah ekibini vizyon çalışması için harekete geçirir diyorum.

HİZMETLER KISIR KALIYOR

Kandıra Belediye Başkanı Ünal Köken ise 21 aydan bu yana iş başında. 3 yıl sonra da görevi bitecek. Ünal başkandaha önceki belediye başkanlarına göre daha sıcak ve samimi. Ama kadrosu hala eksik. Bir türlü kadrosunu dizayn edemedi. Halkın istediği taleplerini kendisine göre uygulayacak bir A takımı oluşturamadı diye düşünüyorum. Bunu yapmakta zorluk çekiyor. Bu yüzden geçiştirme işlerle belediyeyi biraz götürüyor gibi. Oysa 12 ilçe ve Büyükşehir onlarda bulunmaz bir nimet. Bence daha güzel hizmetler yapılması lazım. Yaptıkları hizmetler çok kısır kalıyor.

*MHP İlçe Başkanı olarak Kandıra için önereceğiniz hizmetler var mı?

2009’dan bu yana bitmeyen Gıda OSB’yi hayata geçirmeleri ve onun yanında Kandıra’nın doğal sosyal yapısını bozmayacak işletmelerin önünü açmaları lazım. Meclis grubunda takip ediyorum. Sadece tencere fabrikasının alt tarafında bir dönümlük alanı ticari alan olarak açmışlar. Onu da tencere fabrikası kendi alanına dahil etti. Başka ticari alanı yok. Burada ticari alanlar açmaları lazım. Zor bir şey değil. 3-4 dönümlük alanlara yatırımcıların işletme kurabilmeleri için alanlar açılmalı. Buralara da bacalı sanayileri veya Kandıra’nın doğal yapısını ve görselini bozan yatırımlar değil, daha çok bacasız sanayilerin önünü açmaları lazım. Eğitim sanayilerinin anlarını açmaları lazım. Sağlık sanayileri açmaları lazım. İzmit’e Adapazarı’na İstanbul’a yarım saat mesafede olan Kandıra’ya özel hastanelerin çeşitli birimleri gelebilir.

*Son olarak neler söylemek istersiniz?

Kısacası her şey milletimiz için. Partimiz de milletimize hizmet eden bir siyasi kuruluş, devletimiz de, siyasi partiler de, belediyeler de. Ama maalesef ülkemizde sen-bencilik var. Beni ve çoğu toplumu rahatsız eden Suriye’nin içinde bulunduğu durumun başlangıç halleri bugün ülkemizde oynanmaya başladı. Umuyorum inşallah Suriye gibi olmayız.  Toplum buna hazırlanmaya çalışılıyormuş gibi bir izlenim görünüyor. Hepimiz sağduyulu olmak zorundayız. Gereken neyse onu yapmalıyız.

 

       

YORUMLAR

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kandıranın Sesi, Haberin Doğru Adresi Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑