MHP Kandıra İlçe Başkanı Türkan Özcan ile ülke ve yerel gündemler üzerine sohbet ettik. Kandıra İlçe Teşkilatı olarak seçimlere çok iyi bir şekilde hazırlandıklarını ve 7 Haziran yerel seçimlerinde çok kısa bir farkla HDP’ye kaptırdıkları bir vekili geri almakta kararlı olduklarını ifade eden Özcan, milletvekili aday adayları ile birlikte köy çalışmalarına start verdiklerini ifade etti. Ülke geleceğinin teminatı için MHP’nin mecliste güçlü olması gerektiğini vurgulayan Özcan, seçmenin MHP’ye her zamankinden daha fazla destek vermesi gerektiğini söyledi. Sizleri Özcan ile yaptığımız sohbetle baş başa bırakıyoruz… 7 Haziran seçimlerinde MHP istediği başarıyı yakalayabildi mi? Maalesef istediğimiz oy düzeyinde bir başarı yakalayamadık. Bu süre içerisinde eksiklerimiz neyse değerlendirmelerimizi yaptık. Çıkan sonuçlara genel olarak baktığımızda vatandaşa kendimizi ve haklı olduğumuz noktaları yeterince anlatamadığımızı gördük. Halka ulaşamadık veya yeterince görsel ve yazılı basını kullanamadık. 7 Haziran öncesi söylediğimiz her şey maalesef bugün önümüze sunuldu. Bizi en çok üzen kıl payı yurtdışından gelen oylarla bir vekilimizi HDP’ye kaptırmamızdı. Bu kadar kısa bir oy oranıyla vekilliği kaptırmamız bizi çok kötü parçaladı. MHP, 1 Kasım’da farklı bir politika izleyecek mi? Daha önceki yaptığımız seçim çalışmalarında vatandaşlar hep milletvekili adaylarını görmek istediler ama siyaset yapanlar bunu biliyorlar ki Kandıra coğrafyasında bu çok zor. Örneğin 50 kilometre yol gidiyoruz ama 10 kişiye ulaşabiliyoruz. Bu nedenle 1 Kasım seçimlerinde sadece milletvekili adayları ile değil gruplara ayrılarak daha fazla insana ulaşmayı hedefliyoruz. Onun dışında değişen bir politikamız yok. Zaten bizim doğru politikalar üzerinde ilerlediğimizi tarih bize gösteriyor. Geçmişte söylediğimiz, vatandaşı uyardığımız her konu bugün önümüze geliyor ve hep birlikte yaşıyoruz. MHP burada kendisini seçmene ispat ediyor. Yaşanan olaylar bizim haklılığımızı ortaya koyuyor. Demek ki zamanında bazı durumları vatandaşa açık ve net bir şekilde ifade edememişiz. Bu konuda eksik olduğumuzu düşünüyoruz. Keşke söylemlerimizi kanıtlamasalardı da bu acıları yaşamasaydık. Artık omzumuzdaki yük daha da ağır. Vatandaşımız şunu bilmeli ki; MHP Meclis’te ne kadar güçlü olursa vatandaşta o kadar güçlü olur. YETERİNCE KENDİMİZE İNANDIRAMIYORUZKandıra köylerinde nasıl tepkiler alıyorsunuz? Vatandaşa indiğimizde herkes AKP’yi eleştiriyor. Bizim söylemlerimizin haklı olduğunu söylüyor fakat sandıkta yine onlara oy veriyor. Bu durumu anlayamıyoruz. Örneğin vatandaşa diyoruz ki; çözüm süreci yanlış. Çözüm süreci ayrıştırmayı getirir, bölünmeyi getirir diyoruz. ‘Evet doğru söylüyorsun’ diyor. Terörle mücadele olur müzakere olmaz diyoruz, vatandaş evet doğru diyor. Bakanlar ağır suç işlediler, yargılanmalı diyoruz. Yargılansınlar, haklı olanlar aklansın yapacaksa siyasetini yine diğer insanlar gibi yapsın varsa bir sıkıntısı ise yargı çaresine baksın diyoruz. Ona da haklısınız diyorlar. Vatandaş bunların hepsini biliyor fakat nasıl oluyor da yine sandıkta onlara oy veriyorlar anlayamıyorum. Ya bizim anlatımlarımızda sorun var ya da yeterince kendimize inandıramıyoruz. Vatandaşın sizden ne gibi talepleri oluyor? Köy yolları ile ilgili veya hükümetin yapmış olduğu projelerle ilgili şikayetler geliyor. Örneğin Sungurlu Barajı ile alakalı olarak bize bazı sıkıntılar geliyor. Vatandaşımızı dinliyoruz, gerek yöneticilerle görüşerek gerekse mecliste bu sorunları dile getiriyoruz. Tabi hükümet olamadığımız için yaptırım gücümüz olamasa da gerekli mercilere vatandaşımızın sorunlarını taşımak için çabalıyoruz. 4 yıllık fakültenin Kandıra’ya açılması için MHP olarak çalışmalarınız neler? Maalesef bu konuda elimizden bir şey gelmiyor. Geçtiğimiz yıllarda okulun müdürü ile görüşmek için randevu talep etmiştim. Siyasilerle görüşmesinin uygun olmadığını söyleyerek talebimizi reddetmişti. Bilmediğimiz bir konu hakkında nasıl müdahil oluruz bilemiyorum. Bildiğim kadarıyla bu dönem de Tekstil bölümünü kaybettik. 4 yıllık getirmeyi bırakın elimizdeki mevcut bölümlerin de giderek azaldığını görüyoruz. Tamamen kapanması bile söz konusu olabilir. Gerek siyasiler gerek STK kurumları destek verirse bırakın 4 yıllık fakülteyi uygulamalı bilimler alanları da açılarak burası bir eğitim ilçesi haline gelebilir ama istemek önemli. Yapmak çok zor değil. ÜRETİM OLSAYDI ARSA SATILMAZDIMHP’nin tarım ve hayvancılıkla ilgili üreticiye projeleri veya vaatleri neler? Milliyetçi Hareket Partisi kalkınmanın üreten ekonomiden geçtiğini yıllardan beri söylüyor. Bizim dokuz ilkelerimizden birisi de köycülük politikasıdır. Köylerimizdeki üretim daha modern ama desteklenebilir olmalı. Hükümet mazot desteklemesi, gübre desteklemesi veriyor ama ne kadar veriliyor tartışılır. Mazotu dört buçuk lira yaptıktan sonra 10 kuruş destekleme versen ne olur? Geçmişe bakıldığında köylüye doğrudan tarım desteğini ilk çıkartan parti bizim partimizdir. Bugün köylerimize baktığımızda üretim diye bir şeyin kalmadığını görüyoruz. Zaten üretim olsaydı kimse arsasını satmazdı. Üretimden gelir elde eden köylü toprağın satıp köyünden ayrılmazdı. Demek ki bunlar yanlış politikalar. Biz köylüye alım garantisi sunuyoruz. Daha modern bir yapıyla üreticinin giderlerini daha uygun fiyata indirip üretimi artırmayı hedefliyoruz. Köydeki vatandaşların sizlerden talepleri neler? Halkımız bilinçli. Sonuçta iş için bizim kapımızı çalmıyorlar. Genelde yerel yönetimlere seslerini duyuramadıklarında bize gelerek haklarını savunmamız noktasında talepte bulunuyorlar. Biz de gerekli yerlerde gündeme getiriyoruz. Özellikle köylerde yaşayan vatandaşlarımızın yol istekleri sık sık karşımıza geliyor. Biz diyoruz ki yol gelen yere hizmet, hizmet gelen yere refah, refah gelen yere ekonomik olarak özgürlük gelir. Yol demek insanların sosyal alanlarının gelişmesi, ekonomik olarak iyileşmesi, eğitim ve kültür öğelerinin çok yüksek noktalara aktarılması demektir. Belediye yol, su, elektrik, tarım, turizm hizmetlerini yapmak zorundadır. Bu hizmetlerin gecikerek gelmesi belediyenin kaybıdır. Gıda OSB’nin iptali hakkındaki görüşleriniz neler? 2004 yılından bu yana siyasi malzeme olarak kullanılan Gıda OSB için şimdi siyasilerin sessiz kalmasına bir anlam veremiyorum. Fabrikaların bir kısmına farklı yapılanmalarının girdiği ve bu nedenle iptaline engel olunmadığı gibi ortalıkta dolaşan iddialar var. Yatırımın rengi olmaz, şekli olmaz. Yatırım yatırımdır. İçerisinde yanlış yapanlar varsa yargılanır. Çıkıp bir vatandaşın arsasını satmaması ve bu yüzden koca bir projenin iptal olması şovdan başka bir şey değil. Vatandaş kendisini filozof ilan etse de kendisi tam bir vatan hainidir. Şahsen öyle düşünüyorum. PROJELERİNDE OLDUKÇA İDDİALIYDIKandıra Belediye Meclisi’nde bulunan 5 üyenizin çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Meclis üyelerimiz elinden geleni yapmaya çalışıyor. Halkımızın sorunlarını, istek ve taleplerini her ay gündeme taşımaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızın 5’i de çalışmalarına devam ediyor. İlerleyen günlerde meclis üyelerimizin daha da aktif bir performans sergileyeceğini düşünüyorum. Kandıra Belediye Başkanı Ünal Köken’in çalışmalarını nasıl buluyorsunuz? Ortada henüz bir görüntü yok. Elle gösterilir, tutulur bir hizmet yok. Projelerinde oldukça iddialıydı. Kent meydanıyla ilgili hala bir çalışma yok. Ailecek gidilecek sosyal alanlardan bahsediyordu maalesef bunu da göremiyoruz. Yaklaşık olarak bir buçuk yıl oldu ama ortada vaat ettiği sözlerin hiçbiri yok. Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu yatırımların bazılarını doğru buluyorum ama genelde sömürdüğünü düşünüyorum. Daha çok 3 veriyor 5 alıyor gibi görünüyor. Mesela İSU’yu ele alalım. Yatırımları yaptı ama atıksu için yarı yarıya para alıyor. Kaç bin tane insan var Kandıra’da. Hayvanların içtiği sudan bile ücretlendirme alıyor. Buna benzer sahillerimizde de her yerde Büyükşehir yatırımları mevcut. Peki Kandıra Belediyesi ne yapacak? Geliri sadece iller bankası veya reklam tabelası vergileri mi olacak? Aynı zamanda imarın bu kadar sıkıntılı olması Büyükşehir Belediyesi’nin ilçemize attığı bir kazıktır. Kendi köyümden örnek verecek olursak yaşam alanları içerisinde olan araziler bile tarım alanı olarak geçiyor. Kafasına göre sistem uyguluyorlar. Hem insanlara eziyet çektiriliyor hem de köylerimizin gelişmesi engelleniyor. KANDIRALI VEKİLİMİZ OLACAKTIRKandıralı bir milletvekili çıkarmak için çalışmalarınız oldu mu? Evet. Milletvekili adaylığı için birkaç kişi ile görüştük, çalışmalarımızı yaptık ama maalesef vatandaşlarımızın tedirgin halini bir türlü kıramıyoruz. Acaba olur mu, olabilir mi endişeleri yüzünden cesaret gösteremiyorlar. Kocaeli'nin sahibi manavlar olarak söyleniyor ama bir tane manav bakan veya milletvekili yok. 6-7 vekil çıkartanlar bile bu konuda duyarsız. Yine de bu döngüyü kıracağımıza inanıyorum. Bir sonraki dönemde mecliste mutlaka bir Kandıralı vekilimiz olacaktır. MHP bu dönem ilimizden Meclis’e kaç vekil gönderir? Hedefimiz tek başına iktidar kurmak. Bugün ki şartlar neyi gösterir bilmiyorum ama Kocaeli'nde düzgün bir yapılaşma ile sıkı bir seçim geçireceğiz ve 4 vekil göndereceğimize inanıyoruz. MHP’nin listesinde değişiklik olacak mı sizce? Saffet Sancaklı’ya yine birinci sırada yer verilir mi? Onun değerlendirmesini merkezimiz yapıyordur. Uygun görürse aynı kadroyla devam eder. Uygun görülen değişiklikler varsa bunu da ilerleyen süreçlerde göreceğiz. Çoğunluk neyi talep edecek genel merkez ne yönde karar verecek bakacağız. DOĞRULARI ANLATMAK ZORUNDAYIZKandıra’da seçim çalışmalarına start verdiniz mi? Evet. Tüm teşkilat üyelerimizle birlikte özellikle köy çalışmalarımıza başladık. Milletvekili aday adaylarımızla beraber köy köy gezerek vatandaşa kendimizi anlatmaya başladık. 30 Mart yerel seçimlerinde Kandıra’da büyük bir başarı yakalamıştınız. 1 Kasım’da Kandıra teşkilatı olarak yine aynı başarıyı yakalamanız mümkün mü? Siyaset işin büyüsü doğası adına sokakta yapılmaz. İlk önce beyin oluşur, mantık ortaya koyulur daha sonra sokağa yansıtılır. O gün yaptığımız buydu. 30 Mart yerel seçimlerinde herkes MHP'den bir şey olmaz yorumları yapıyordu. Her şeye rağmen tek başına hükümet olan bir partiye karşı olmayan imkanlarla bir başarı yakalamıştık. Bugün ise aynı tablonun oluşmasını biz değil, vatandaş bizlerden talep ediyor. Bu bizim üzerimizde bir vebal. Bunun için elimizden geleni yapmamız lazım. Vatandaşa doğruları anlatmak zorundayız. Eğer başarırsak yine aynı sonuçları alacağımızı söyleyebilirim. GELECEĞİNDEN ENDİŞE DUYMAMAK İÇİNSeçmen neden “MHP” demeli? Seçmen kendisi için MHP'ye oy vermeli. Mutlu, huzurlu, özgürce, insanca ve onurlu bir şekilde yaşamayı düşünüyorsa, yarınlarından, geleceğinden endişe duymak istemiyorsa Milliyetçi Hareket Partisi'ne oy vermelidir. Biz her zaman bunu söylüyoruz; geleceğin teminatı, ülkenin sigortası MHP’dir. Bizi eleştirenler de destekleyenler de toplumdaki vatandaşlar da siyasiler de bunu söyler. Ülkücüler hep zor durumda sokağa çıkarlar, her zor durumda elini taşın altına koyarlar. Biz her zaman bunu yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Çünkü artık vatandaş bizi bekliyor. Bizim çizgimiz aynı hiçbir zaman çizgimizden taviz vermedik. Devletin ve milletin birliği ve bütünlüğü tek amacımız ve gayemizdir. Bu yüzden vatandaş MHP’ye her zamankinden daha fazla destek çıkmalıdır. Son olarak seçmene vermek istediğiniz mesaj var mı? Türkiye'nin geldiği son noktada vatandaşların sağduyulu olmasını istiyoruz. Kesinlikle tahriklere gelinmemesi gerektiğini vurguluyoruz. Çünkü zaten Türkiye'nin içerisinde bulunduğu durumun esas amacı bu. Yoksa bizim hiçbir şekilde Kürt vatandaşlarla sorunumuz yok. Bir an önce akan kanın durması lazım. Gereken mutlaka yapılmalı.