Türkiye’nin en genç belediye başkanı olan Kandıra eski Belediye Başkanı Turan Sarı ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Henüz 28 yaşındayken Kandıra’nın belediye başkanı olan ve yaptığı başarılı çalışmalarla ilçenin kaderini değiştiren Sarı, halen Kandıralılar Derneği’nde yaptığı çalışmalarla ilçenin önde gelen isimlerinden olmaya devam ediyor. Kandıra halkı tarafından oldukça sevilen ve sayılan bir isim olan Sarı ile belediye başkanlık dönemindeki anılarından ve yaşantısından konuştuk. Sizleri keyifli sohbetimizle baş başa bırakıyoruz;

Öncelikle sizi tanıyalım… Turan Sarı kimdir?
1945, Kandıra doğumluyum. Babam kasap Hamdi Sarı, annem ev hanımı Emine Sarı. İlk ve ortaokulu Kandıra'da okudum. O zamanlar hep okul birincisiydim. Ortaokul bittikten sonra Kandıra'da iş olmadığı için annem dededen kalma arsasını satarak beni Kabataş Lisesi’ne yatılı gönderdi. İyi ki de göndermiş. Diş Hekimi oldum. Yedek subaylıktan sonra Yelkencioğulları’ndan Can Hanım ile evlendim. Askerliğim bittikten sonra CHP'den belediye başkan adayı oldum.

O zamanlar hangi siyasi partiler aktifti?
Ben 1973 yılında CHP’den belediye başkanı oldum. O zamanlar Adalet Partisi ve Milli Selamet Partisi vardı. Çok az bir oyla seçilip, 19 yıl belediye başkanlığı yapan Numan Güneş’ten belediyeyi aldım. Kendisi son derece dürüst, hiç kimseye hayır demeyen, çok güzel bir belediye başkanıydı. Enteresan bir adamdı. Ben ona hep Dev Adam demişimdir. Bu nedenle de partili arkadaşlarım tarafından hep eleştirilmiştim. Belediye başkanı seçildikten sonra kendisine gidip tecrübeli olmadığım için ilçeyi beraber yürütmeyi teklif ettim. O da tüm belediye başkanlığı dönemi boyunca bana yardımcı oldu. Hatta 1977 seçimlerinde onun sayesinde yüzde 85 oy aldım.

Sizce başarılı olmanızın sırrı neydi?
Görev yaptığım süre boyunca hiç kimseyi ayırmadım. O parti bu parti diye sınıflandırmadım. Bu nedenle başarılı bir belediye başkanlığı yaptığımı düşünüyorum. O zamanlar partide görevden alınmayan tek belediye başkanı da bendim. 28 yaşında belediye başkanı olmuştum. Türkiye’nin en genç belediye başkanıydım. Gençliğimizin verdiği dinamiklikte başarımızda önemli rol oynamıştır.

Belediye başkanlığını kaç dönem sürdürdünüz?
İki dönem belediye başkanlığı yaptım. Daha sonra çocukların okulları nedeniyle 1981 yılında istifa edip İzmit'e taşındım. Orada muayene açarak hekimlik görevime geri döndüm. Belediye Başkanı olduğum zamandan beri Kocaelispor yönetim kurulu üyesiydim. 1985 yılında yönetim kurulu başkanı oldum. Sonra Kandıralılar Derneği'ni kurduk. 2 yıl onun başkanlığını yaptım. Yani Kandıra'dan hiç kopmadım.

Kandıra sizinle birlikte ne tür hizmetler aldı?
O zamanlar belediyenin maddi gücü yoktu. İtfaiye aracımız, ambulansımız bile yoktu. Makam aracımız zaten hiç olmadı. Kendi arabamı kullanırdım. 1973 yıllarının son baharında Numan Güneş zamanında Kandıra'da bir sel olmuştu. Hatta Ağva Köprüsü'nün orada bir bina çökmüş 4 kişi ölmüştü. Büyük bir sel yaşamıştık. O zamanlar kaymakamımız Ayhan Ergin de benim gibi Kabataş Lisesi mezunuydu. O nedenle aramız iyiydi. Kendisine imza attırarak 2 milyon 355 bin lira fondan yardım aldık. O zamanlar paranın değerini anlatmak için söylüyorum; çimentonun torbası 7 liraydı. O yüzden bu para bizim için bir servetti. O para ile tüm yolları beton ve asfalt yol yaptırdım. İtfaiye binasını, soğuk hava deposunu yaptık. Bizim zamanımızda her yer arnavut kaldırımıydı. Daha sonra ambulans ve itfaiye aracı getirildi. Benden sonra zaten Kenan Evin belediyeyi devraldı. 10 yıl da o devam etti.

Belediye Başkanlığı yaptığınız dönemde unutamadığınız bir anı var mı?
Ben belediye başkanı olduğum zamana kadar tek bir sigara bile içmemiştim. Alkol kullanmıyordum. Belediye başkanı olduktan sonra sigaraya başladım. Çünkü küçük bir ilçede belediye başkanı olmak o kadar zordu ki. Örneğin iki kişi geliyor biri haklı biri haksız. Haksız olan haksızlığına razı değil. İkisi de arkadaşım. Aralarına bulacağım diye hep ben yıpranır ezilirdim. Kandıra’nın nüfusu o zamanlar 5 bin bile değildi. Herkes birbiriyle akrabaydı. Bu nedenle çok zordu.

O zamanlar Kandıra'nın önde gidenleri kimlerdi?
Güneş ailesi, Yelkencioğlu ailesi, Erim ailesi vardı. Ben subayken Nihat Erim başbakandı zaten. Beni de Nihat Erim ve Turan Güneş belediye başkanı yaptırdı. Benim hiçbir ilgim ve isteğim yokken beni aday çıkartmışlardı. Numan Güneş'in karşısında kazanma şansım yoktu benim kanaatime göre ama kazandım. Dışişleri Bakanı Turan Güneş ile birlikte çalıştım. Kendisinin Kandıra'ya çok fazla faydası oldu.

Son olarak neler söylemek istersiniz?
Ben siyaset yaptığım süre boyunca hiç kimseyi ayırmadım. O partili bu partili, şu milletin bu milletten demedim. Karşımdakini hep insan olarak gördüm. Belki de bu nedenle 1977 seçimlerinde yüzde 85 oy aldım. Şu anda hala seviliyorsak kimseyi ayırmadığımız içindir. Belediye başkanlarının ayrımcılık yapmaması lazım. Ben belediye başkanı olduğum dönemde doğru dürüst maaş almadım. Maaşımla öğrenci okuttum. Gençlere yardım ettim. Gönül rahatlığıyla diyebilirim ki belediye başkanlığı dönemimde kursağımdan bir lokma haram para girmedi. Hep kendimden gitti. Muayenemden kazandığım da Kandıra için gitti. O nedenle hala bir mal varlığım yok, karnımızda aç değil. Kandıralıları seviyorum. Kandıralılar Derneği ile ilçemiz için çalışmalarımıza devam edeceğiz.